"İnsan kendini inşa eden varlıktır"

"İnsan kendini inşa eden varlıktır"

Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hatice Nur Erkızan, Aristotoles'in insanı, kendisini inşa eden bir varlık olarak tanımladığını söyledi.

Bursa Sanayicileri ve İşinsanları Derneği (BUSİAD)-Uludağ Üniversitesi Felsefe Bölümü ve Bursa Felsefe Kulübü paydaşlığında gerçekleştirilen Felsefe Söyleşileri dizisinin sonuncusu BUSİAD Evi'nde gerçekleştirildi.

Felsefe Söyleşilerinin son toplantısında  Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hatice Nur Erkızan, 'Aristotoles'ten Atatürk'e: Yeni Bir Aydınlanmanın Olanakları Üzerine' başlığıylayla bir sunum gerçekleştirdi.

Prof. Dr. Erkızan, Aristotoles'in insan tanımında, kendini inşa etme anlayışının yattığını belirterek, "Aristotoles, insan kendisini inşa etmeden, aslında yoktur der. Biyolojik olarak var olmamız insan olmamız için yeterli değildir. Bizi bir karnıbahardan, bir öküzden, bir zürafadan ayıran şey insanın kendisini inşa edebilen bir varlık olmasıdır" diye konuştu.

Prof. Dr. Erkızan, şunları söyledi:

"Yaşama bilgesi, yalnızca teorik bilgileri bilen değil, hayatı kucaklayan, hayatla doğru bağ kuran insan anlamına gelir. 2 mega yaşam bilgesini konuşmak için burada bulunuyoruz. Bu iki aklı ve yüreği geniş insandan biri hiç kuşkusuz dünya için Aristotoles, bizim ülkemiz için ise Atatürk'tür.

İnsan, doğası gereği, bilmeyi anlamayı arzu eder. Kendisiyle, varlıkla bağ kurabilmesinin temel çıkış noktası anlamaya çalışmasıdır. Uygarlığın çıkış noktası da, insanın varlığı anlamaya çalışmasıdır. Aristotoles der ki; cahillik bir suç olmalıdır. Bu anlamda "Özgürlük ve bağımsızlık benim karakterimdir" diyen Atatürk de bir aydınlanma devrimi gerçekleştirmiştir.

Aristotoles, önemli olan bir ruha ve akla sahip olmak değil, önemli olan ruh ve akılla etkin yaşamayı tercih etmesidir. Özgür insan kendisine amaç koyabilendir. Erdem uyumaya benzemez. Erdem ruhun aktivitesidir.  Siz yaptıklarınızın toplamından başka bir şey değilsiniz. 

Hayat bir tasarım olarak ele alınmalı. Bu da insanın kendini gerçekleştirmesi anlamına gelir. Mutluluk insanın kendini gerçekleştirmesidir. Mutsuz insan ahlaksızdır. "

"Aristototoles'e göre, yaşama bilgeliği şimdi ve burada olana ilişkindir. Böyle olmayan bilgi eksiktir. İnsanın değişen hayat karşısında bilgi elde etmesi elzemdir. Bilgi değişimin, hayatın bilgisini vermiyorsa kısır ve eksik bilgidir" diyen Erkızan, şöyle devam etti:

"İnsan olan bir varlık değil, olabilen bir varlıktır der Aristotoles. Kendi doğasına karşı gelen tek varlık insandır. Eğer biz yaşamı herhangi bir inanç içinden kurmaya kalkarsak, böyle bir çaba totaliter olur. Ya yaşamın kendisinden, ya da yaşam ötesi bilgilerden yaşamı belirlemeye çalışacağız.  Bu durum insanın hayvani yanına meydan okumasıdır. Atatürk bu anlamda en büyük, en güzel  örneklerinden birisi olarak kendisini görünür kılar.

Türk entellektüelleri kötümserdir. Hayatın istediği yönde akmadığından şikayetçilerdir. Kant, sen kendini solucan olarak görüyorsan başkalarının seni ezmesşinden şikayetçi olamazsın der. Aristoteles de bunu vurgular ve "Kendi ruhunun kaptanı ol başkalarının gemilerinde tayfa olacağına."

Prof. Dr. Erkızan'a, söyleşi sonunda Bursa Felsefe Kulübü Başkanı Gürkan Kaya ve Uludağ Üniversitesi Felsefe Bölüm Başkanı Prof. Dr. Işık Özgündoğdu Eren tarafından Çağdaş Eğitim Koopertifi Kır Çiçekleri projesine yapılan bağış sertifikası sunuldu.